Derrick Jensen’in yazıp Stephanie McMillan’ın çizdiği, Kaos Yayınları tarafından İnan Mayıs Aru çevirisiyle Türkçeye çevrilen “Kıyamet Koparken İnkâr İçinde Kalmanızı Sağlayacak 50 Basit Şey” üzerine bir Koray Sarıdoğan incelemesi.

Kitabın adı o kadar güzel ki ayrıca bir yazı başlığı koymak istemedim bu incelemeye. Yine de illa bir başlık gerekecekse şunu diyebilirdim: “Bozulduğunu Sandığınız Ezberin Yeterince Bozulmadığını Gösteren Bir Kitap“.
Bir
çizgi roman olan kitabın metinleri, “toplumsal ekolojik hareketinin şair ve filozofu” olarak bilinen Amerikalı
Derrick Jensen’in, çizgileri ise sanatını aktivist hareket yolunda kullanan
Stephanie McMillan‘ın imzasını taşıyor. Türkçedeki ilk baskısı olan Nisan 2016 tarihli baskısı da
Kaos Yayınları etiketiyle ve güzel insan
İnan Mayıs Aru imzasıyla karşımıza çıkıyor.
Farklı bir yazının/tartışmanın konusu olarak küçük ölçekli veya moda tabirle “butik” yayınevlerinin işlerine son derece önem ve öncelik vermeye çalışan bir okur olmama rağmen gözden kaçan çok sayıda ürün olduğunu da kabul etmem gerek. Sevgili İnan Mayıs Aru’dan hediye almasaydım, bu kitabı ne zaman fark eder, okuma sırası ne zaman gelirdi; bilemiyorum. Bu yüzden butik yayınevlerinin, birçoğu büyük sermayeli yayınevlerinin işlerinden daha iyi olan işlerini takip etmenizi önerirken, özeleştirimi de yapmak isterim.
“Kıyamet Koparken İnkâr İçinde Kalmanızı Sağlayacak 50 Basit Şey“, en dar tabirle “muhalif, çevreci ve aktivist” bir kitap. Her şey gibi çevreciliği de sahiplenen, “yapılacaksa onu da biz yaparız” küstahlığı ve kurnazlığıyla eline alan şirketlerle sermayedarların sözde çevreci örgütleri ve bunların bir uzantısı olan medya kuruluşları üzerinden, gerçekten iyiliğimizi istediklerine inandığımız sayısız tavsiyeler duyuyoruz; özellikle son yıllarda. Nesli tükenen canlı türleri, buzullar erirken zor durumda kalan hayvanlar, enerji tasarrufu, gıdadan giyime kadar her alanda verilen tasarruf tavsiyeleri derken; farkında olmadan çevrecilik de pazarlanan, üstelik doğaya ve insana asıl zararı veren para babaları tarafından pazarlanan, şekle şemale sokulup raflara çıkarılan bir kavram haline geldi.
İşte “Kıyamet Koparken…”in sıra dışı ve bozulan ezberi tekrar bozan niteliği de burada karşımıza çıkıyor. Kitapta, çizgi kahramanlar üzerinden aktivist çevrecilik, olması gereken niteliğe, yani anti-kapitalist ve anti-emperyalist niteliğe kavuşturuluyor. Bunun çözümü olarak birçoklarının, zihinlerindeki konfora yediremeyecekleri, fakat son tahlilde uygulanmasından başka çare kalmadığını görmeleri muhtemel, kesin bir direniş formülü de veriliyor kitapta.
Peki tam olarak nedir bu “yeterince bozulmamış ezber”? Örnekleri çoğaltarak kitabın sürprizini kaçırmak yerine küçük örneklerle bunu açıklayalım.