Dijital platform Altı Üstü Kitap için Özge İpek Esen’in Ekofil Mutfak Ekibi ile yaptığı röportaj https://altiustukitap.com/2022/07/17/soylesi-ekofil-yayinlari/ adresinde 17 Temmuz 2022’de yayımlanmıştır.
Topluluk destekli yayıncılık modeli ve okurla buluşturduğu ekoloji temalı yapıtlarla yayıncılık dünyasına yeni ve yaratıcı bir soluk getiren Ekofil Yayınları’yla çalışma modellerini, yayınladıkları yapıtları, ilkelerini ve kurumsal yolculuklarını konuştuk.
Yayınevinin nasıl bir doğum hikâyesi var, başlangıçta konulan hedeflerle şimdi ulaştığınız yer arasındaki ilişki nasıl?
Ekofil’in tohumları çevirmen İlknur Urkun Kelso’nun alternatif bir yayıncılık modeli oluşturmak üzere 2017’de yaptığı çağrı ile atıldı. Bu çağrıya cevap veren çeşitli çevirmen, editör, tasarımcı, okurların yaptığı görüşmeler sonucunda bir “topluluk destekli yayıncılık girişimi”ne başlanmasına karar verildi. Süreci yürütmeye gönüllü ve hevesli olanlarımız mutfak ekibi adı altında hayalleri ete kemiğe kavuşturmaya başladık. Yaklaşık 3 yıldır bir yandan da benzer hayalleri paylaştığımız kişilerle bir topluluk oluşturma ve çemberi genişletme gayretinde yolumuza devam ediyoruz.
Ekofil, gezegenin ve içindeki tüm canlıların iyiliğini gözeten, satış kaygısı gütmeden bütüne fayda sağlayacağına inandığı kitapları, yayıncılık dünyasının olumsuz çalışma şartlarına alternatif yöntemler getirerek üretme hedefiyle yola çıktı. Ekofil’in öncelikli amacı ekoloji alanında nitelikli yayınlar üretmek. Temiz/sağlıklı gıda üretiminden ekolojik mimariye, temiz enerjiden ekoloji kuramlarına, çocuk kitaplarından edebi eserlere ekolojinin tüm renklerine açık olmak istiyoruz. Bu üretim sürecinde, katkı sağlayan herkesin emeğinin karşılığını hakkıyla alması önceliğimiz. Kâr amacı gütmeyen ve kârın hep bir sonraki kitabın hazırlığına yönlendirildiği bir sistem kurduk. Kitaplarımızı standart dağıtım ağlarına girmeden, imkanı olan topluluk üyelerinin mekanlarında sunduğu dağıtım noktası desteği sayesinde ve geriye kalanları da doğrudan kargo gönderimi yoluyla insanlara ulaştırıyoruz.
Nitelikli yayın çıkarma konusunda oldukça titiz davranıyoruz ve ekoloji yelpazesini tüm genişliğiyle yansıtma hedeflerimizi gerçekleştirdiğimizi düşünüyoruz. Basılan kitabın bir sonraki kitabı maddi olarak desteklemesi için kurduğumuz, sürece süreklilik kazandırdığımız bir yapı var ve bunu işletmek konusunda da mevcut ekonomik buhranlara rağmen fena gitmiyoruz. Mutfak ekibi olarak emeklerimizin adil karşılığını alma hedefimizi ise dilediğimiz satış rakamlarına ulaşamadığımız, kitaplarımızda 2. baskılara henüz geçemediğimiz ve stoklarımızı tam manada eritemediğimiz için henüz tam anlamıyla gerçekleştiremediğimizi söyleyebiliriz. Kitap üretiminde organizasyonel işler haricinde emek verenleri önceliklendirmekle ve piyasa şartlarına göre daha iyi ücretlendirme imkanları sunmakla birlikte, aklımızdaki satış seviyelerine henüz erişemediğimiz için mutfak ekibi olarak da biz hâlâ yarı gönüllü çalışmaktayız. Zamanla çalışma sistemimizi güçlendirecek bu konuda iyileştirmelere gitmek için çabalıyoruz.
Topluluk destekli yayıncılık nedir biraz bahsedebilir misiniz? Bu tarz yayıncılık için ilham kaynaklarınız neler oldu?
Hedeflerimize ulaşırken aynı hayalleri kuran insanlarla, ortak amaçlar doğrultusunda bir topluluk kurmayı, topluluğun ortak aklı, dayanışması ve zengin bakış açısıyla çeşitlenmeyi, eksiklikleri, ihtiyaçları birlikte bulup birlikte gidermeyi amaçladık.
Tüm bu yaratım sürecini olabildiğince topluluğa açık şekilde, toplulukla birlikte gerçekleştirmenin yollarını arıyoruz. Kitapların dağıtım ve tanıtımında da tamamen topluluğumuza güveniyoruz. Kitapçı raflarında ve vitrinlerinde yer almadığımız için kitaplarımız ancak sosyal medyada üzerinden veya kulaktan kulağa duyuruluyor. Düzenli aralıklarla topluluğumuza ne tür kitaplar istediklerini soruyoruz. Her kitaptan sonra onların görüş ve eleştirilerini alıyoruz.
Sıfır sermaye ile yola çıkan Ekofil tamamen topluluğun gücü ve desteğiyle ilerleme çalışıyor. Kitaplarımız hazır olunca ön siparişe çıkıyoruz, basım maliyetlerini toplayana dek bu süreç devam ediyor. Kitabın (toplam maliyetin yaklaşık %40’ına karşılık gelen) basım maliyeti toplanınca kitabı basıyoruz ve bu anlamda emeklerimizi bir miktar riske atmış oluyoruz. Kitap satıldıkça emek maliyetleri ve diğer masraflar (vergiler, vb.) da toplanıyor ve oluşturduğumuz model gereği artan meblağ bir sonraki kitabın basımı için yönlendiriliyor.
Askıda kitap uygulamamızla imkanlarını paylaşmak isteyenlerin, dezavantajlı kişilere, gruplara kitap göndermesini sağlıyor, toplumsal fayda üretmeye çalışıyoruz.
Kitapların üretim aşamasında yapılacak işler için çalışacağımız kişileri topluluk bünyesinden seçmeye ve önceliklendirmeye özen gösteriyoruz.
Yayın politikanızı oluştururken dikkat ettiğiniz hususlar nelerdir? Risk alarak bastığınız kitaplar oluyor mu? Kataloğunuzda kesinlikle yer vermek istemediğiniz türler var mıdır? Varsa bu türlerden neden uzak duruyorsunuz?
Yayımlayacağımız kitapları çeşitli ölçütlere göre seçiyoruz; eserin özgünlüğü, yetkinliği ve yenilikçi bir yaklaşımı olması; anlatımda tutarlılık, mantıksal akışa sahip olma, araştırma derinliği; akıcı, titiz, estetik dil kullanımı gibi. Tasarımlarda estetik duyarlılık Ekofil için çok önemli. Çocuk kitaplarında öncelikle hayal gücüne hitap eden, çocukların dünyasını yansıtabilen, özgün, sıradışı kitaplar yaratmak istiyoruz. Didaktik, tek taraflı, propagandaya yönelik eserlerden uzak duruyoruz; ayrımcı, ırkçı, devletçi, militarist yaklaşımlardan da uzak duruyoruz.
Odak noktamız bu olmasa da, yenilikçi ve yereli önemseyen bir tavır olarak da tanınmayan yazarların kitaplarını ya da az bilinen alanlarla ilgili kitapları basarak bir anlamda risk alıyoruz. Örneğin, Yeryüzünde Bir Mevsim Barış Onur Örs’ün ilk romanı, bilinmedik bir ismin edebiyat eseri olması nedeniyle kulaktan kulağa yayılabiliyor ve duyulması çok zaman alıyor. Ya da, “çizgi öykü” ismini yakıştırdığımız Faruk ile Toygun hem Erden Kahveci’nin ilk kitabı olması hem de hiç alışılmadık, çok özgün yaklaşımı ve espri anlayışıyla basması hayli riskli bir çalışmaydı.
Türkiye’de yayıncılık yaparken mücadelelerinizden ve size gösterilen desteklerden bahsedebilir misiniz?
Dağıtım ağına girmediğimizden, kültür-sanat camiasında boy göstermediğimizden sesimizi duyurmakta zorlanıyoruz. Pandemi elbette bizi de zorladı, çeşitli dağıtım noktalarımız kapandı. Mevcut kriz kuşkusuz herkesin alım gücünü düşürdü, kâğıt fiyatları fırladı. Biz her şeye rağmen herkesin kitaplarımıza ulaşabilmesi için fiyatlarımızı hayli düşük tutuyoruz. Bizi duyan, hayallerimizi paylaşan herkesin çok ilgisini çekmese bile her kitabımızı destek amaçlı almasını bekliyoruz, umuyoruz. Topluluğun desteği olmadan ayakta kalma şansımız yok. Nitekim böyle bir çekirdek var, mutlaka ön siparişe çıkar çıkmaz kitaplarımızı alan, onlara da minnettarız.
Elbette bizi sosyal medya sayfalarında duyuran, bizimle söyleşi yapan, medyada bizi tanıtan herkes bu hayali desteklemiş oluyor. Dağıtım noktalarımız kuşkusuz diğer büyük destekçilerimiz, kargonun giderek pahalılaştığı şu ortamda kitaplarımızı ulaşılır kılıyorlar.
Peki şimdilerde mutfakta neler var? Okurlarınızı hangi kitaplar bekliyor, bahsedebilir misiniz?
Hazırladığımız kitaplardan biri Bokaşi Kompostu hakkında ayrıntılı bir çalışma. Bokaşi kompostu yöntemi, özellikle şehirde yaşayanların evdeki mutfak atıklarını değerlendirmelerinde en kolay ve en verimli seçeneği sunuyor. Böylece hem organik çöp üretmemeyi başarıyor hem de saksılarımız ya da bahçemiz için tertemiz gübre üretebiliyoruz. Yakında kitabın ön sipariş sürecini başlatacağız. Bir diğer kitap hanelerin kendine yeterliliği ve ekolojinin temel ilkeleri üzerine tam bir başvuru metni niteliği taşıyan John M. Greer imzalı Green Wizardy. Greer, “Uygun Teknoloji” adı verilen ve 1970’ler ve ‘80’lerde küçük ölçekli alternatif gıda ve enerji üretimi ve mimari odaklı muhteşem bir akımı günümüzde yeniden tanıtıyor. Bu akım neo-kapitalist sistemin her anlamda tamamen tıkandığı şu günlerde, hem yaşadığımız sorunların temel nedenlerini anlatıyor hem de girdiğimiz kriz döneminde ayakta kalmamız için başvurabileceğimiz, işe yararlılığı defalarca sınanmış çok çeşitli uygulama yöntemlerini tanıtıyor. Ayrıca ilk göz ağrımız olan “Balkonlarda ve Küçük Bahçelerde Tohum Alma ve Saklama El Kitabı”nın yeni baskısını hazırlıyoruz.
Çok teşekkür ederiz.

Ekofil, topluluk destekli bir yayıncılık modeli tasarlamak, uygulamak ve geliştirmek için bir araya gelmiş, gezegenin ve insanlığın selametini önemseyen yazar, çizer, çevirmen, editör ve okurlardan oluşan bir girişim. Ekofil Yunanca oiko (ev) ve phile (sever) kelimelerinden türetilmiş bir terim. “Ev” ile kastedilen, şimdilik tek evimiz olan dünya gezegeni. Ekofil, evimiz ve üzerindeki tüm varlıkların iyiliğini gözettiği müddetçe her konu ve alanda yayın yapmayı amaçlıyor.